Türkiye Orta Koridor ile ticarette mucizevi sonuçlar üretebilir

Necmi ÇELİK

Tedarik zinciri,lojistik ve taşımacılık sektör­lerinde faaliyet göste­ren CILT International bu alan­da dünyada önemli sivil toplum kuruluşlarından biri. Merkezi İngiltere’de bulunan CILT In­ternational’ın Türkiye dahil 30 ülkede şubesi bulunuyor. Lojis­tikte kadın istihdamını da art­tırmaya özel bir önem veren CILT International bu çalışma­ları da WiLAT forumu aracılı­ğıyla yürütüyor.

Lojistik ve taşımacılık sek­törünün en prestijli etkinlikle­rinden biri olarak kabul edilen Uluslararası CILT Kongresi, bu yıl 16-18 Haziran 2024 tarih­leri arasında Çin’in Langfang kentinde gerçekleştirildi. Lan­gfang, Çin’in Hebei eyaletinde bulunan ve hızla gelişen bir sa­nayi ve ticaret merkezi olarak biliniyor. Kongreye, CILT Tür­kiye Başkanı ve WiLAT Global Başkan Yardımcısı Berna Ak­yıldız da katıldı.

Her yıl farklı bir ülkede dü­zenlenen kongre, dünya ge­nelinde hükümet yetkilileri­ni, sektör uzmanlarını, akade­misyenleri ve girişimcileri bir araya getirerek, lojistik ve ta­şımacılık sektörünün gelişimi için önemli bir platform sağlı­yor. Bu yılki kongre, CILT Chi­na ve Çin Cumhuriyeti İletişim ve Ulaşım Bakanlığı’nın ev sa­hipliğinde “Lojistik ve Taşıma­cılıkta Küresel Sürdürülebilir Kalkınmanın Liderliği” tema­sıyla düzenlendi.

Türkiye’yi temsilen, Küresel En İyi 50 Lojistik İşletme’nin seçildiği jüride de yer alan Ber­na Akyıldız, Çin Hükümeti’nin davetlisi olarak katıldığı bu gö­revde, Türkiye’nin lojistik sek­töründeki potansiyelini ve böl­gesel önemini vurguladı.

Çin’de bulunduğu süre bo­yunca edindiği izlenimler ve yaptığı konuşmalar ışığında Türkiye’nin doğu-batı eksenin­de taşıdığı lojistik önem ve Or­ta Koridor konusundaki sorula­rını yanıtlayan Berna Akyıldız, “Orta Koridor, Çin’den Avru­pa’ya uzanan ve Orta Asya, Ha­zar Denizi ve Kafkasya üzerin­den geçen bir taşımacılık rotası. Türkiye, bu koridorda önem­li bir geçiş noktası konumun­da. Değişen küresel lojistik or­tamda Türkiye, bu koridor saye­sinde çok önemli fonksiyonlar üstlenebilir. Öncelikle, Asya ile Avrupa arasında bir köprü ola­rak, mucizevi bir şekilde ticaret yollarını kısaltabilir ve transit süresini azaltarak nakliye mali­yetlerini düşürebilir. Bu, ticare­tin daha etkin hale gelmesini de sağlayacaktır”dedi.

Yol boyunca lojistik üsler oluşturulabilir

Türkiye’nin Orta Koridor üzerinden sağlayabileceği diğer avantajlar konusunda ise Akyıl­dız şunları söyledi;

“Türkiye, lojistik merkez­ler ve depolama alanları oluş­turarak uluslararası ticaretin etkin bir şekilde yönetilmesini sağlayabilir. İstanbul ve Mer­sin gibi stratejik liman şehirle­ri, bu rolü üstlenebilir.

Ayrıca, Kuzey ve Güney Koridorlarına alternatif olarak Orta Koridor, Çin’den Avrupa’ya daha hızlı ve güvenli bir rota sunarak önem­li bir seçenek haline gelebilir. Bu durum özellikle deniz taşı­macılığının sıkışıklık yaşadığı dönemlerde çok değerli olacak­tır. Türkiye’nin demiryolu alt­yapısına ve lojistik teknolojile­rine yapacağı yatırımlar, böl­genin daha cazip ve rekabetçi hale gelmesine yardımcı ola­bilir. Bu yatırımlar, Orta Kori­dor’un etkinliğini ve güvenilir­liğini de artıracaktır.

CCTV Çin ulusal kanalında da Orta Kori­dorun en önemli ve en güveni­lir ülkesi olduğumuza özellikle vurgu yaptım.” Berna Akyıldız, Çin’deki temasları sürecinde de Türkiye’nin lojistik önemi­ne dikkat çektiğini belirterek şunları söyledi ; “Türkiye, yak­laşık 70 ülkeye ve 1.6 milyar in­sana sadece 4 saatlik uçuş me­safesinde bulunuyor. Tüm ta­şımalar Avrupa’nın en büyük havaalanlarından biri olan İs­tanbul Havalimanı üzerinden çok modlu taşımacılığa uygun hale getirilmiş durumda.

Kara bağlantıları açısından, ülke genelindeki köprüler, tü­neller, demiryolları ve otoyol­ların çoğu tamamlandı ve ope­rasyonlara açıldı, Avrupa ve As­ya arasındaki yeni yol ve demir yolu bağlantılarına yapılan ya­tırımlar altyapı projelerine ön­celik veriyor. Ulaştırma ve Alt­yapı Bakanlığı’nın 2053’e kadar bağlantıyı ve yük kapasitesini artırmayı hedefleyen Masterp­lan 2053 adlı bir kalkınma pla­nının aşama aşama gerçekleş­tikçe Türkiye’nin büyük bir lo­jistik merkezi haline gelmesine önemli ölçüde katkıda buluna­cağına inanıyoruz”.

Çin ve Türkiye’yi ticarette önemli bir partner yapacak

Akyıldız, Kuşak Yol Proje­si’nin önemi üzerinde değer­lendirme yaparak, Türkiye’nin güçlü altyapısı ve stratejik ko­numu sayesinde bu projenin Ortadoğu bölümünde kilit bir rol üstleneceğini belirtti. Akyıl­dız, “Kuşak Yol Girişimi, yakla­şık 150 ülkeyi kapsayan ve Asya, Afrika ve Avrupa genelinde bağ­lantıyı ve iş birliğini artırmayı amaçlayan bir proje özelliğini taşıyor. Kuşak Yol Projesi 2049 yılında tam olarak hayata geçi­rildiğinde, Türkiye’den her sa­at başı yük trenlerinin geçmesi planlanmaktadır. Türkiye eko­nomisi açısından kilit önem ta­şıyan şehirlerin lojistik mer­kezler haline gelmesi ve dijital dünyaya tam olarak entegre ol­ması hedefleniyor” dedi.

Çin’deki gözlemlerini ve iz­lenimlerini de aktaran Berna Akyıldız, “Çin ve Türkiye ara­sındaki ilişkiler son yıllarda ekonomik, ticari ve stratejik iş­birliği alanlarında oldukça ge­lişti. İki ülke arasındaki ticaret hacmi sürekli artıyor. Türkiye, Çin’den elektronik, makine ve tekstil ürünleri ithal ederken, Çin’e maden, tarım ürünleri ve kimyasallar ihraç ediyor.

2023 itibarıyla ikili ticaret hacmi 35 milyar doları aştı. Çin, Türki­ye’ye enerji, altyapı ve lojistik sektörlerinde yatırım yapıyor. Kuşak ve Yol Girişimi kapsa­mında Türkiye, Çin için önem­li bir partner konumunda. Ay­rıca, iki ülke uluslararası plat­formlarda daha fazla işbirliği yapma eğiliminde. Birleşmiş Milletler, G20 ve Şanghay İş­birliği Örgütü gibi uluslarara­sı örgütlerde ortak çıkarları sa­vunma konusunda anlaşmalar yapılıyor” diye konuştu.

“Hedefimiz CILT Global Konferansını 2026’da Türkiye’de yapmak”

Ekonomik ilişkiler yanı sıra Çin ile Türkiye arasında kültürel ve eğitim alanlarında da işbirliğinin arttığına dikkat çeken Berna Akyıldız, bu konuda şu değerlendirmede bulundu ; “Birçok Türk öğrenci de Çin’deki üniversitelerde eğitim alıyor. Genel olarak, Çin ve Türkiye arasındaki ilişkiler olumlu bir seyir izliyor ve ekonomik alanda stratejik işbirlikleri derinleşiyor.Bu olumlu gelişmeler nedeni ile CILT Türkiye başkanı olarak ve ülkem adına gördüğüm yoğun ilgiden onur duydum.

CILT China Çin ‘de resmi kurumların bir önemli parçası olarak hareket ediyor ve bu durum her ülke hem sektör için çok büyük değer yaratıyor. CILT Türkiye olarak biz de ülkemizde Ulaştırma ve Altyapı Ticaret Bakanlığımız ile yapabilmeyi ve ülkemizin dış ticaret hacminin artmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz.

Çin devletinin her alandaki global hedeflerine ulaşmak konusundaki kararlılığını uluslararası organizasyonlara verdiği maddi ve manevi kamu desteği şeklinde yansıttığını belirten Akyıldız,”CILT Çin konferansı da, kamunun güçlü desteğiyle, bütün bir otel kompleksini bu organizasyon için tahsis edilmiş kusursuz planlaması ile beni çok etkiledi. Bu nedenle, konferans boyunca yaptığımız ikili görüşmeler sonucunda 2026 yılında Türkiye’de yapmayı planladığımız CILT Global Konferansını, kamu kurumlarımızın desteğiyle biz de ülkemize yakışır bir şekilde gerçekleştirmeyi hayal ediyoruz” diye konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir